Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

13 Kasım 2009 Cuma

Yatırıma engel

Nivent Kurtuluş bir yatırımcı… Kemalpaşa’daki arazisinde sağlık turizmi için yatırım kararı almış. Bölgede yurtdışı bağlantılı hastaların da bakılacağı huzurevi ve geriatri merkezi kurarak bölgeye hareket getirmeyi ve tabii para kazanmayı amaçlamış.
Yapacağı yatırım için Ankara’dan tüm izinleri almış. Turizm Bakanlığı’ndan turizm yatırım belgesi, Başbakanlık’tan teşvik belgesi, Tarım, Çevre ve Orman Bakanlığı ile DSİ’den “Bu yatırımın yapılmasında sakınca yoktur” belgeleri…
Bayındırlık Bakanlığı tarafından hazırlanan İzmir’in 100.000’lik imar planı notlarına bu yatırımın uygun olduğunu da ekletmiş.
İşin rengi İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne gelince değişmiş. Belediye hem Bayındırlık Bakanlığı’nın 100 binlik planlarına itiraz etmiş hem de hazırladığı 25 binlik planlarda 100 binlik planların plan notlarını eklememiş.
Dolayısıyla büyükşehirde bir iki kalem oynatma ile Nivent Kurtuluş’un yatırımı kaçak konuma düşürülmüş.
İşin imar noktası, yasal süreci bir yana, “kente yatırım gelmiyor” diyenlerin gelen yatırımlara neden taş koyduklarını anlamakta zorlanıyorum.
Nivent Kurtuluş da şaşkın. Özellikle Giraud Ailesi’nin Buca’daki yeşil alanına orta yoğunlukta imar hakkı verilmesinden sonra… Bir yanda yatırım talebinde bulunanlara konulan tavır, diğer tarafta ortada bir talep yokken yapılan imar değişikliği. Gerçi biz böyle bir talebin olmadığını biliyoruz, Belki de gizlice Giraud Ailesi’nin böyle bir talebi olmuştur.
Ve eğer bu yatırım için bir iki bürokratın kafasında, “Bu kadın Ankara’da tüm işlerini bitirince, olayın çözüleceğini zannediyor. Orada dağıttıklarını burada dağıtsa idi başına bunlar gelmezdi” şeklinde bir düşünce belirdi ise hiç hoş değil.
Ben gerçekten İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ne yaptığını anlamış değilim. Belki günün birinde belediyenin içinden hem de bu ilişki ağlarını bilen birileri, Aziz Kocaoğlu’nun ne yapmak istediğini ayrıntılı bir şekilde anlatır da aydınlanırız.

NOT 1: Konak ve Çiğli’ye atanan kayyum heyetleri CHP Genel Başkanı’nın İzmir’e verdiği önemli mesajları da içeriyor. 1 – Ekip sadece Karabağlar ve Gaziemir’de hareket edebilir. Gaziemir’de bile şüphe büyük. 2 – Ekip dışında kalanlar ortak bir noktada hareket etmek zorundalar. Bu birliktelik olmaz ise sonuçlarına siz katlanırsınız. 3 – Her şey benim hakimiyetimdedir. Benden habersiz hareket etmeyin. Altınızdaki koltuklara da çok güvenmeyin. Nasıl verdiysem, o şekilde alırım.

NOT 2: Jeotermal A,Ş, konusunda ben sadece gazetecilik görevimi yerine getirdim. Yine de bu konu hakkında e-mail yolu ile teşekkür eden herkese ben teşekkür ederim. Elde belge olmasaydı , her şey havada kalırdı ve bir sonuca ulaşamazdı.

NOT 3: Balık Hali’nde gelişmeler oluyor. Merak etmeyin.

YENİGÜN 13 - 11 - 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder