Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

18 Kasım 2009 Çarşamba

Karşıyaka’da bir yemek

Ensari Bulut’un cenazesi sonrası, Önder Sav ve MYK üyeleri için bir akşamüstü yemeği verildi, Karşıyaka’da. Ankara uçağı 20.50 olunca aradaki 3 saat yemek masasında geçirildi.
İşte bu yemekten notlar:
1 – Bir taraftan Çiğli’de yeni belediye başkanı seçmek, diğer taraftan kongre süreci. Yemek salonu aslında büyük bir kulis merkezi gibiydi. İzmirli CHP’lileri ABD’ye gönderip lobi faaliyetlerine katkıda bulunmalarını sağlasak, kısa sürede Ermeni lobisi, Rum lobisi, Musevi lobisi çöker. Buna karşılık farklı görüşleri savunan 3-4 tane Türk lobisi ortaya çıkar.
2 – Genel Sekreter Önder Sav ile fotoğraf çektirmek isteyenlerin sayısı hayli fazlaydı. Bir ara foto-kuyruk bile oluştu. Fotoğraf çektirmeyen belediye başkanlarının listesi bende... Bir de her şeyi iyi gözlediği için Önder Sav biliyordur listeyi.
3 - Karşıyaka Belediye Başkanı Yardımcısı Hüseyin Çalışkan’ın, Genel Sekreter Önder Sav ile muhabbeti görülmeye değerdi. Enteresan!!! Yemeğin ev sahibi Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak’ın kibarlığı ise bir gün öldürecek beni.
4 – Protokol masası sürekli yer değiştirdi. Biri birinin yanında diğeri bir başka yerde... Kimse yerinde oturmuyordu.
5 – İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’na kapalı yerlerde sigara içtiği gerekçesiyle ceza kesilebilirdi. Ancak devreye Kocaoğlu girdi ve Büyükşehir Belediye Başkanı olarak izin verdi. Kocaoğlu’nun Nalbantoğlu’na desteği gözlerimi yaşarttı. İl başkanını öbür tarafa erken göndermek istiyor sanırım.
6 – İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam yemeği ilk ve tek terk edendi. Diğerleri genel sekreteri havaalanına kadar götürüp uğurladılar.
7 – Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, “Süleyman bize karşı yazı yazıyor” diye şikayet ettiği Önder Sav’dan cevabını aldı: “Süleyman objektif yazar. Yanlış yapmayın, yazmasın.”
8 – Nalbantoğlu beni görünce, “Yemeği terk etmek için yeterli gerekçem oluştu” dedi. Ancak tabii ki terk etmedi. Bir il başkanı olarak genel sekreterin yemeğini terk etmenin dayanılmaz ağırlığı altında ezilmek istememesi son derece normal.
9 – O kadar insan arasında selamlaşmadığım iki kişi oldu. Biri Karabağlar Milletvekili Abdürrezzak Erten, diğeri ise Çin’deki fıstıklı resmini yayınladığım Karabağlar İlçe Başkanı Birol Ağırbaş.
10 – Çok eleştirdiğim İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ile birkaç kez karşılaştım: Aramızdaki diyaloglardan bazı örnekler:
Aziz Kocağlu: Oooo Süleyman Bey... Farketmedim seni. Çiğli masasında görünce, Çiğli delegasyonundan sandım.
Süleyman Gençel: Bazı belediye başkanlarını severim. Ensari de öyleydi. Burada oturmamın nedeni yeni belediye başkanının belirlenmesindeki süreci görmek...
Aziz Kocaoğlu: (Balık reyonunun önünde dil balığını işaret ederek) Süleyman Bey’in en sevdiği balık bu sanırım.
Süleyman Gençel: Dil balığını göstererek dilimin uzun olduğunu mu söylemek istiyorsunuz. Ben kolhozu tercih ederim. Ancak siz Tokatlılar pek bilmezsiniz.
Aziz Kocaoğlu: Rakı mı içiyorsun? Çok klasik bir içki... Bence şarap iç. Rakı seni bozar.
Süleyman Gençel: Ben rakıdan memnunum. Neden bozsun ki? Beni bazı belediye başkanları bozuyor.

YENİGÜN 18 - 11 - 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder