Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

12 Nisan 2010 Pazartesi

Çocuklar kayıp, büyükler de kayıp…

Türkiye genelinde kayıp çocukların bulunması için başlatılan ’Beni görürsen anneme haber ver’ kampanyasına destek veren İzmir Büyükşehir Belediyesi, 3 otobüsü kayıp çocukların fotoğraflarıyla giydirdi.
Buraya kadar güzel…
Ancak büyükşehrin önünde yapılan açık hava toplantısına katılan partili sayısı sadece 50 idi… “Ne oluyor” diye meraklı İzmirliler ve bu olaya önem veren basın emekçileri ile birlikte toplanan kalabalık ancak 150’yi buluyordu.
Türkiye’nin gerçek gündemi olacak bir konuya parmak basıyorsunuz, hazırlattığınız otobüsler Türkiye’nin dört bir tarafını dolaşarak bu konuda yeni ve çok dinamik bir kamuoyu yaratmaya hazırlanıyorsunuz, buna karşılık olayın başlangıcını bu kadar sönük bir organizasyon ile Türkiye’ye duyurmaya çalışıyorsunuz…
Ortada bir sorun var…
Evet çocuklar kayıp… Organ mafyasının, çocukları sokaklarda dilenmeye teşvik edenlerin gücü giderek artıyor… Kayıp çocuk sayısı her gün yükseliyor…
Ancak şu gerçeği de belirtmek gerekiyor. Toplumun sanal olmayan sorunlarına parmak basacak CHP’li büyükler de kayıplarda… Organizasyonu yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi ise tamamen kayıplarda…
Aziz Kocaoğlu’nun bu projeyi ne kadar anladığı ve kavradığı ise ayrı bir soru işareti…
***
Gaziemir’de atıp tutmak kolay… Protokol camisi yapılacakmış. Aradan 1 ay geçti. Ortada böyle bir proje var mı? Var ise ne zaman yapılacak, nereye, hangi finansman ile yapılacak? Sayın Kocaoğlu, istihareye yatıp, her gün yeni projeler ile karşımıza çıkıyorsunuz. Lütfen, neyi, ne zaman yapacağınızı bizlere de ifade ederseniz, en azından kamuoyu karşısında yalancı duruma düşmeyiz.
Sizi çok mu eleştiriyorum?
El insaf… Siz değil miydiniz, geçtiğimiz yıl körfez kokmaya başladığında şu açıklamayı yapan… “Körfezdeki suyun açık deniz ile buluşturulması ve kendi kendini temizlemesi için Gediz Nehri’nin eski yatağı üzerinde bir kanal açacağız. Bu konuda çalışmalara başladık.”
Aradan bir yıl geçti. Körfezin karşısına dürbün ile bakıyorum. Acaba biz fark etmeden kanal açılımı konusunda çalışma var mı diye…
Yok…
Daha araştırmanız bitmedi mi? Suyun devinimini sağlayacak bir kanal açmak bu kadar mı zor? Yoksa tartışmaların bitmesi ve günü kurtarmak için proje üreten, “Nasılsa basın benim ağzıma bakıyor. Kavramışım onları bir şekilde” diyerek hareket eden bir belediye başkanı ile mi karşı karşıyayız?
NOT: Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak telefon ile arayarak, 1. yıl açıklamaları için kedisine verdiğim destekten dolayı teşekkür etti. Neden? Karşıyaka’daki toplantıya katılmadığım ve bu konuda herhangi bir yazı kaleme almadığım için. İyi de ben hiçbir belediyenin 1. yıl açıklamalarına katılmadım ki Sayın Durak. Kaldı ki, bu sütun belediye başkanlarının yaptığı icraatları övmek için kullanılmıyor. Zaten maşallah İzmir’de herkesi öven o kadar çok köşe yazısı var ki… Bana gerek yok açıkçası… O yazıları okuyanlar İzmir’de herkesin ne kadar mutlu olduğunu, kentte hiçbir sorunun yaşanmadığına sevinip, tüm gerçeklere gözlerini kapayarak, yaşayıp giderler…

YENİGUN 12 - 04 - 2010

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder