Siyaset yazmadığımı, hatta yazamadığımı iddia eden CHP İzmir İl Başkanı Nalbantoğlu’nun benim de anlayamadığım sert çıkışı sonrası, parti tabanı, mahalle delegasyon seçimlerinin sonuçlarına göre hareket etmeyi planlıyor. Nalbantoğlu’nun açıklamalarından rahatsız taban, yeni üye kayıtları, bu kayıtlara yapılan itirazların ilçeler tarafından reddedilmesi nedeniyle huzursuz.
İlginç olaylardan biri Bornova’da yaşandı. Bornova ilçe yönetimi, 2 yıllık süre içinde toplam 10 kayıt yapılmasına karşılık genel merkezden gelen listede 1500 yeni kaydın bulunmasına tepki gösterdi ve soluğu Ankara’da aldı.
Yapılan araştırmada Bornova İlçe Başkanı’nın Genel Merkez’e gönderdiği yeni kayıtlar başlıklı üst yazısının arkasına küçük bir kalem oynatma ile 1500 kaydın daha eklendiği saptandı. CHP’de liste üzerinde oynamayı seven sayısı hayli fazladır.
Sorunlu ilçelerden diğeri Çiğli... Çiğli Belediye Başkanı Ensari Bulut’un rahatsızlığı nedeniyle hastalık üzerinden siyaset yapılması, bu ilçede artık normal karşılanıyor. Dolayısıyla ilçeyi kazanacak yapının, Bulut’un siyaset dışı kalması halinde kendi desteklediği meclis üyesini belediye başkanı yapma sevdası ilçedeki tansiyonu yükseltiyor. Nalbantoğlu’nun da Çiğli’deki bu boşluğu değerlendirerek etkin olma arayışları dikkat çekiyor.
Yasal olarak atanan kayyum heyetinin çalıştırılmaması, heyetteki isimlerden birinin Nalbantoğlu’na özel yakınlığı, kongre süreci için kayyum dışlanarak üç il yöneticisinin görevlendirilmiş olması, CHP İzmir İl Başkanı’nın bu ilçeye verdiği önemi gösteriyor. Sav ekibinin de Çiğli üzerinde beklentileri var. Onlar yeni kayıtlar üzerinden Çiğli’de etkinliği ele geçirmeye çalışıyorlar.
Deniz Baykal bu yeni örgütlenme arayışlarına nasıl bakacak ve tavrını nasıl ortaya koyacak? Her ne kadar Nalbantoğlu “Ankara’da benim üzerimde tam mutabakat var” tespitinde bulunsa, yerel yapıların bir bölümü kendi güçlerini geliştirmek, mahallelerde etkili olabilmek için geçici suskunluğa bürünse de, işin rengi mahalle delegasyonları belirlendikten sonra netleşecektir.
O zaman değil bir, belki de üç adaylı bir kongreye hazırlıklı olmak gerekebilir.
NOT 1: Balık Hali’nde araştırma yapacak müfettişlerin ve Kocaoğlu’nun dikkatine. Personelin doğruları aktarabilmesi, zeminin güven unsuru üzerine kurgulanmasına bağlıdır. İşini kaybetme tehlikesi korkuların en büyüğüdür. İzne çıkan veya çıkarılan personeli de iyi izlemek gerekir.
NOT 2: Paylaşmak istediğiniz belge ve bilgiler için özel e-mailim: sgencel@ttmail.com
BAYKAL’A NOT: Sayın Deniz Baykal... Uzun yıllar bir gazeteci olarak Türk-Yunan ilişkileri konusunda çalışıyorum. İki ülke parlamenterleri arasındaki farkı, hem entelektüel düzeyde, hem de yaşadığım pratikler çerçevesinde biraz olsun tespit edebiliyordum. Ancak son genel seçimde resimdeki Eva Kaili, Selanik A. Bölgesi’nden ipi göğüsleyip milletvekili olunca, aradaki farkın hayli açıldığı kanısındayım. Umarım bu seçimde Yunan parlamentosunu yakalamaya çalışırız.
DEMİRTAŞ’A NOT: Sayın Ekrem Demirtaş... Eva’nın babası İstanbul, annesi Anadolu’dan. Yaşadığımız topraklar ile aile geçmişi nedeniyle güçlü ilişkisi bulunan milletvekilinin, Türk-Yunan ilişkilerinde aktif rol almasının, Ege Barışı’na önemli katkı sağlayacağından eminim.
YENİGÜN 02 - 11 - 2009
2 Kasım 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder