Rus yazar İlya Ehrenburg’un ünlü üçlemesi Paris Düşerken, Fırtına ve Dipten Gelen Dalga’yı okumayan arkadaşları biraz bilgilendirmenin, İzmir’de CHP kongre sürecini bu üçlemeye dayandırarak açıklamanın daha doğru olduğu kanısındayım.Özellikle Dipten Gelen Dalga adlı kitap bize bu konuda ciddi öngörüler sunuyor.Peki, neler oluyor?
CHP’de iki önemli gelişme yaşanıyor:
1 – Yaklaşan genel seçimler öncesi var olan milletvekilleri ve vekil adayları yeniden seçilmek için İzmir’i ellerinde tutmak için harekete halindeler.
2 – CHP tabanı, yerel seçimler sonrası yaşananları değerlendirerek ders vermek için hazırlık yapıyor. Özellikle belediyelerde yaşananlar, siyasi gücü ranta çevirmeye çalışanlara karşı ciddi bir tokat atmanın hazırlığı içinde taban.
Bu tokadı kimler yiyecek, dipten gelen dalgadan kimler etkilenecek bugün için bilmemiz mümkün değil. Ancak ben yine de Ehrenburg’u okumanızı öneririm.
CHP’de son günlerde işlerin iyi gitmediği açık. 30 Ekim’de yapılan cumhuriyet kutlamasındaki maske krizi, kutlamaya katılanların salonun ancak yarısını doldurması, CHP İl Başkanı’nın birkaç gün önce yaptığı ve CHP’yi derinden sarsan açıklamaları, Portekiz fatihi Kocaoğlu’nun bir meseleyi bile çözmekten aciz konumu, ilçe belediyelerinin bazılarında yaşanan sıkıntılar, İzmir medyasının genel seçim öncesi güç odakları oluşturma çabaları…
Maske krizi derken haklıyım. Dün Baykal’ın grupta yaptığı konuşmada ciddi eleştirdiği İstanbul’da pastadan Atatürk çıkması ile İzmir’deki Atatürk maskesi arasında ne fark var?
AKP İzmir İl Başkanı Ömür Kabak maske işini eleştirse, kim ne yanıt verebilecek ki?
İzmir’in ciddi bir kriz içinde olduğunu söylemeye gerek var mı? Üye listeleri konusunda alınacak kararlar da İzmir’in bir sonraki dönemde CHP’nin kimler tarafından yönetileceği konusunda bazı ipuçları verecek bizlere.
Dün CHP il binasına uğradım. İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu beni gördüğünde şu cümleyi sarfetti: “İl binasından ayrılıyordum. Binadan ayrılma gerekçem de oluşmuş oldu. Çünkü Süleyman Gençel buradaymış.”
NOT 1 : Buca’da Giraud Ailesi’ne ait yeşil alan olarak belirlenen haraların İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından konut alanına çevrilmesi yönünde 1 / 25000’lik plandaki değişikliğe karşı açılan iptal ve yürütmeyi durdurma davasının bilirkişi raporu geldi. Kocaoğlu bu raporu okur ise yerinden zıplayacaktır. Yakında bu köşede…
NOT 2 : Büyükşehir üzerine o kadar çok konu birikti ki açıkçası hangisinden başlamam gerektiği konusunda zorlanıyorum. İzmirliler gerçekten çok sıkıntılı. Nereye el atsam hepsi elimde kalıyor. Gazetenin internet sitesine okuyucular tarafından aktarılan yorumlar ve bilgiler de durumun vahim hale geldiğini çok açıkça ortaya koyuyor.
NOT 3 : Her ne kadar birlik beraberlik yemeği verilse de ekipte 8 şiddetinde deprem bekleniyor. Bu depremden ve sonrasında oluşacak tsunamiden kurtulmak isteyenlere öneri: Hemen eşyalarınızı toplayıp dağa çıkın.
YENİGÜN 04 - 11 - 2009
4 Kasım 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder