Herkes Karşıyaka’da Ensari Bulut’un cenazesi sonrası yaşanan yemeğe bir dönsün lütfen… İçkiler içildi, fotoğraflar çekildi, bol kulis gerçekleştirildi. 20.50 uçağı için başta Önder Sav olmak üzere Ankara’dan gelen MYK üyeleri salondan ayrılınca, onlarla beraber herkes terk etmişti restoranı. 7 kişi hariç… 7 Çiğlili belediye meclis üyesi yeni bir masa bulup yerleştiler ve yapılacak olan seçimde ortak tavır sergileme sözü verdiler.
Restorandan tek başıma ayrılırken, “Kolay gelsin arkadaşlar, zor bir görev” dediğimde, “Haklısınız, ama bu toz bulutu içerisinden çıkacağız” yanıtını vermişlerdi.
İşte o 7 kişi direndi…
Kime karşı?
Öncelikle grup toplantısında Erkan Gül’e destek veren Abdürrezzak Erten ekibine…
Mahmut Özçift’i seçtiremeyeceğini anlayan ekip, Erkan Gül’e dönmüş, kulislerini bu isim üzerine yoğunlaştırmıştı.
İkinci olarak Büyükşehir Belediye Başkanı’na… Kocaoğlu, desteklediği adayı çıkaramayınca Şeref Bektaş konusunda anlaşmıştı.
Üçüncüsü İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’na… CHP İzmir İl Başkanı da kendi adayını istemiş ancak başarılı olamayınca Bektaş konusunda hemfikir olmuştu.
Gelelim Sıddık Soysal’a…
Bu seçimde önemli rol üstlenen isme…
Sıddık Soysal’ı seçim süresi içerisinde Ensari Bulut’un seçim ofisinde az görmedim. Bulut son döneminde vekil bıraktığı Metin Solak ile Sıddık Soysal ismini yakınlaştırmıştı zaten. Perdenin önünden değil tabii ki, sutre gerisinden. Ensari, sutre arkasında hareket etme konusunda bana göre ender isimlerden biriydi. Dolayısıyla bu seçimi Ensari Bulut yönlendirdi, gökyüzünden…
Hala Çiğli’nin üzerinde dolaşıyor ruhu… Birileri buna dikkat etsin.
Ensari’nin ölümünden kısa süre önce en az üç kez birlikte gözlerden uzak yemek yemiştim Metin Solak ile. Belediye başkanlığı konusunda çok istekli olduğunun da farkındaydım. Bu işi yapabileceğini de açık ve net biçimde beyan ediyordu.
Solak bundan böyle Çiğli Belediye Başkanı… Şimdi kartlar yeniden karılacak Çiğli’de… Delege seçimlerini bile etkileyecektir bu gelişme.
Unutmayalım ki, CHP’de herkes il başkanıdır, herkes büyükşehir belediye başkanı… Kimse kimseyi dinlemez, kimse kimsenin boyunduruğu altına girmez. Gerekirse genel başkanlığa bile aday olunur.
Ondan dolayı delege savaşları çetin geçer, milletvekili ve belediye başkanlıkları adaylık süreci kanlıdır. Ve hepsinden önemlisi belediye meclis üyelikleri, il genel meclisi üyeliklerinde kulisin haddi hesabı yoktur.
Tabii ki İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun bir daha oturup düşünmeleri gerekecek.
Aziz Kocağlu yağıp gürlüyor, ancak partinin sisteminden gerçekten habersiz. Burayı masonların gönül locası ile karıştırmamak gerekli.
Rıfat Nalbantoğlu da DSP ve YTP yapılanması ile CHP’nin örtüşmediği gerçeğini artık anlamak zorunda.
Vallahi bilemem ama CHP İzmir yöneticileri son aylarda milli takımın eski file bekçisi Yaşar’ı geçtiler. Kalelerine gelen bütün topları içeri alıyorlar.
YENİGÜN 24 - 11 - 2009
24 Kasım 2009 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder