Aziz Kocaoğlu nihayet kafasındakileri ortaya koydu.
CHP İzmir İl Danışma Kurulu Toplantısı’nda son 30 yılın en başarılı başkanı olduğunu, İzmir’in AKP karşıtlığına değil, Kocaoğlu’nun bizzat yaptığı çalışmalara bakarak CHP lehine oy kullandığını söyledi. Tüm İzmir’i asfaltladığını, toprak köy yolu bırakmadığını, toplumun da bu çalışmalar nedeniyle bu güne kadar en yüksek oy ile kendisini taltif ettiğinin de altını çizdi.
Bunun adı süper egodur.
Yok süper ego eksik tanım. Bu durum olsa olsa mega ego olarak açıklanır.
Eğer durum böyle ise, vay bizim halimize…
Tabii CHP Genel Merkezi’nin de…
Deniz Baykal’ın Kocaoğlu’nun yaptığı bu konuşmayı çok iyi analiz etmesi gerekiyor.
Seçim öncesi CHP stratejisi, yerel seçimi genel seçim çerçevesine kilitlemek, AKP Hükümeti’nin özellikle kriz sürecinde yaptığı hataları ortaya koymaktı. AKP’nin gizli ajandasını da sık sık gündeme getiren Baykal, tüm mitinglerde kendi konuştu, yerel yönetim adaylarını ise sadece tanıttı.
İzmir’de Gündoğdu Meydanı’nda yapılan mitingte de buna benzer bir taktik izlendi. Kocaoğlu İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu ile arkada durdu ve Baykal’ın konuşmasını dinledi.
Ardından İzmir’in ilçe başkanları da kürsüye geldi ve Baykal hepsini topluma tanıttı.
Ortada ne İzmir projeleri vardı, ne de bugüne kadar yapılan çalışmalar.
Baykal’ı dinleyenler arasında CHP’lilerin dışında ANAP’lılar, DYP’liler de vardı. Hem de boyunlarında CHP eşarplarıyla.
Onlar hiçbir zaman CHP’li değillerdi.
Sadece AKP çekingenliği içerisinde yerel seçimin en güçlü ikinci partisi CHP’ye oy atacak ve İzmir’deki alışılagelmiş yaşam biçimlerine devam edeceklerdi.
Bu sosyolojik veriyi görmemezlikten gelerek, “En büyük benim, diğerleri hiçbir şey” düşüncesinin öne çıkması, önümüzdeki 4.5 yılın hiç de kolay kolay geçmeyeceğinin işareti.
Umarım genel merkez bu gidişata “dur” der.
Aksi takdirde 1989’da yaşananlar gibi bir sürece düşeriz ki, bu durum sosyal demokratları İzmir’de bir daha zor ayağa kalkacak konuma getirebilir.
Acil önlem alınması şart.
Bunun ilk adımı da sonbaharda başlayacak kongre sürecidir.
Bakalım bu süreçte genel merkez hangi adımları atacak. Daha doğrusu genel başkan Deniz Baykal.
NOT 1 : Taylandzede eski belediye meclis üyelerinin siyasete yeniden dönmeleri için ilçe yönetimlerine atama şeklinde gelmek istemeleri beni çok şaşırttı. Kocaoğlu’nun yakın çalışma arkadaşlarının Çiğli ilçe yönetimine girmek istemeleri ve bunun için bizzat il başkanı ile Büyükşehir Belediye Başkanı’nın ortak hareket etmeleri kafalardaki soru işaretlerini artırdı. Demek ki Kocaoğlu kongre sürecinde partide de iktidar olmak için hareket etmek isteyecek.
NOT 2: Umarım Kocaoğlu’nun bu konuşmasından sonra İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’nun kafasında da bir takım şimşekler çakmıştır. Sayın Nalbantoğlu’na buradan küçük bir uyarı. Yengeniz ile bir daha görüşün. Yarı yolda bırakılmanın dayanılmaz ağırlığını yaşamayın lütfen.
YENİGÜN 03 - 08 - 2009
3 Ağustos 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder