Yunanistan’da önemli sorunlar yaşanıyor. Aslında bu işleri fırsata çevirmenin tam zamanı… Türk – Yunan ilişkilerinin daha da ileri götürülmesinde önemli adımlar atılabilir.
Yunanistan’ın en çok seyredilen kanallarından biri olan Mega’nın ünlü sunucusu İzmir’e geliyor. Amaç modern İzmir’i Yunanistan’a tanıtmak…
1 saatlik bir program hazırlayacak olan Mega TV, “Bırakın 1922’yi… Aradan 80 yıl geçti. Hayallerinizdeki İzmir, şimdi Türkiye’nin Avrupalı yüzü konumunda. Gelin bu değişimi hep beraber izleyelim” diyecek.
Üniversite kampüslerindeki yaşamdan gece klüplerindeki eğlenceye, gençlerin Kordon buluşmalarından modern sanat etkinliklerine kadar birçok temayı işleyecek olan Mega TV, Türk-Yunan ilişkisi konusunda bu programa hayli önem veriyor.
Büyükşehir’in Buca’da yaptırdığı toplu konutlarda soru işaretleri devam ediyor. Binaların asansörleri ilgili yönetmeliklere aykırı olduğu ve bu durum üç ayrı raporla belgelendiği halde nasıl tescil belgesi alındığı önemli tespitlerden sadece biri… Yüklenici firmalar sistemin yönetmeliklere uydurulması için, her kapıda en az 500 TL harcaması ve toplam maliyetin milyonlarca liraya ulaşması beklenirken tescil belgesi nasıl verildi acaba? Sanırım bir Büyükşehir yetkilisi bize bu konuda küçük de olsa bir açıklama yapacaktır. Binaların sıvalarının daha insanlar taşınmadan yıkılması ise ayrı bir soru işareti. Neyse ki o konutların altından metro tünelleri geçmiyor.
Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nda yıllardır süren mahkemelerin bir bölümü sonuçlandı. Apartmanlar yolun önlerindeki alanların kendilerine ait olması gerektiğini ileri sürerek başlattıkları hukuk mücadelesini kazanmış durumdalar. Büyükşehir’in bu nedenle ödediği para hatırı sayılır miktarda. Mahkemeyi kazanan apartmanların bulvardaki yürüyüş parkurlarını, çim alanları sökerek kendilerine otopark yaptıkları da açık.
Büyükşehir Belediye Başkanımız acaba bu konu hakkında bize bir açıklamada bulunacak mı, yoksa “Beni ilgilendirmez, bu işler Özfatura döneminden kalma. Benim Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum dönemi kapsamadığı için üzerime hiç alınmıyorum” mu diyecek? Bu konuya önümüzdeki günlerde daha geniş eğileceğim.
Önceki gün kaleme aldığım yazım hayli ilgi çekmiş. Tabii konu aşk, para, iktidar olunca skandal sever Türkler, “Acaba yayınlanmayan yazıda ismi geçen hangi politikacıydı” sorusu için telefonumu hayli aşındırdılar. Bir bölümü de “Kardeşim bir saattir arıyorum meşgulsün. Çift telefon kullan” önerisinde bile bulundular. Kendimi tutum ve kimseye bu ismi açıklamadım. Bugünlerde açıklama yapmamam tabii ki önümüzdeki süreçte açıklama yapmayacağım anlamına gelmiyor.
YENİGÜN 07 - 05 - 2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder