İzmir Büyükşehir Belediyesi üzerine gelen e-mail, telefon ve mektubun haddi hesabı yok.
Gelen mektupların bir kaçından ortaya dökülen notlar...
1 - ESHOT şoförleri sabahları vatandaşların önünde alkol muayenelerinden geçiriliyor.
2 - Belkahve’de ortalık toz duman. Dört taş ocağı dağın arkasında çalışmalarını sürüyor. Böylece görülmüyorlar. “Burada tek toz kalmayacak” diyen Başkan Kocaoğlu şimdilerde oraya gitmeye cesaret edemiyor.
3 - Bölgedeki kireç fabrikası ruhsatsız olarak çalışmaya devam ediyor.
4 - İzmir’deki hava kirliliği had safhada. Bürokratlar birçok veriyi gizliyor. Apartmanlardaki kömür denetimi dışında yapılan bir şey yok.
5 - Belediyenin gıda denetim birimi belediyenin sadece teşkilat şemasında var.
6 - Katı atık birimi ise elindeki gücü kullanmıyor. Foça bölgesini parselleyen iki firma o bölgedeki tüm demir çelik atıklarını tarım alanlarına döküyor.
7 - Çevre Dairesi’nin Körfez birimi yetkisinde olan gemilerin denetlenmesi görevi ise şu sıralar Sahil Güvenlik’e devredilmiş.
8 - Ruhsat birimi ise ayrı telden çalışıyor. Bazı eski belediye meclis üyeleri ile bazı danışmanlar için çok önemli bir birim bu birim.
9 - Grand Plaza’ya atanan yeni genel müdürün kimya mühendisi olduğu, Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yazlık komşusu olduğu, güvenilir olsa bile işi bilmediği için yine eski ekibe teslim olduğu bir başka gerçek.
10 - İşken çıkarılan eski genel müdür yardımcısının açtığı davayı kazanarak göreve iade edileceği, ancak kendisinin bu görevi kabul etmeyeceği, tazminatını alarak ayrılacağı da bir başka bilgi.
11 - İki yıllık şoföre verilen en değerli şoför ünvanı, ESHOT şoförlerine kesilen cezalar...
12 - Tüm bürokratlar, Kocaoğlu’na “Ağam yukarı, paşam aşağı” diyerek gerçeklerden uzaklaştırıyorlar.
Daha var tabii ki... Ancak bazıları elde belge olmadan yayınlanacak gibi değil. Mektuplarda gerekirse istenilen belgelerin de tarafıma gönderileceği belirtiliyor.
Her tür belgeye açığım. Önemli olan bu kentin doğru ve gerçekten dürüst yönetilmesi...
Bu arada Karabağlar Belediyesi’ndeki metropolitan aktivite merkezi konusu mecliste komisyonlara havale edilmişti. İlçenin göbeğinde kurulacak bir alışveriş merkezinin bölge esnafına yapacağı tahrifatı anlatmaya gerek yok sanırım. Esnaf Birliği’nin, esnaf odalarının ve tabii ki İzmir milletvekili Mehmet Ali Susam’ın da konu üzerine eğilmeleri gerekiyor.
Sonuçta İzmirli yerel yönetimlerden beklediği verimi alamamış durumda. Herkes burnundan solumaya başladı.
Umarım İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı çevresine şöyle bir bakar, silkinip kendine gelir.
Gelebilir mi?
Bilemem...
NOT 1: Konak kongresi için geri sayım başladı. Bu süreçte devreye girecek önemli isimler olacak gibi görünüyor.
NOT 2: Önceki gün yolda karşılaştığım CHP İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu, “Bu iş bitti, debelenmeye gerek yok” dedi. Hangi işin kimin lehine ve kimlerin istediği gibi bittiğini anlayamadım. Eğer bitti ise neden herkes hala Konak, Bornova ve Çiğli kongrelerine asılıyor?
YENİGUN 12 - 01 - 2010
12 Ocak 2010 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder