Kongre sürecine devam edelim. Buca’da seçim bu kez İlçe Seçim Kurulu tarafından iptal edildi. Gerekçe, oy kullanan bazı delegelerin hiçbir partinin üyesi olmadıklarının, birinin ise Konak ilçe üyesi olmasının saptanması…
Seçim şubat ayında tekrar edilecek. O kongrenin de kazananı olur, kaybedeni.
Ancak burada önemli olan başka bir sorun var.
CHP’de, “Bu adamlar daha yasal bir ilçe seçimi bile yapamıyorlar, nasıl ülke yönetecekler” şeklinde yorumlara neden olan bu sürecin sorumluları kimler?
Bu partiye oy verenler mi?
AKP’nin güç kaybetmesini, iktidardan uzaklaşması için gecesini gündüzüne katanlar mı?
Tabii ki değil. Gücü elinde tutmak isteyen, tutulan gücün getirdiği nimetlerden yararlanmak isteyenler bu sürecin sorumluları.
Peki sorumlulara karşı il disiplin kurulu bir şey yapacak mı? Ya da “AKP ile anlaştılar” diyerek bazı Çiğli belediye meclis üyelerinin ihracına destek veren İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu, partiyi kamuoyunda küçük düşüren bu anlayışa karşı nasıl bir tavır sergileyecek? Görmezden mi gelecek?
Örgütün başı Önder Sav bu konuya eğilecek mi? Yoksa, “Farketmemişiz” diyerek geçiştirecek mi? Önder Sav’ın bu partinin köy yapılanmalarını bile ezbere bildiğini kabul edecek olursak, “Farketmemişiz” demesi mümkün mü?
Yeniden soruyorum. Sorumlular ne olacak?
Aslında durum çok açık… Hiçbir şey… Bazılarından alkış bile alırlar.
CHP İzmir’de iki türlü yapı var maalesef.
Birinci yapı yılların partilileri… Ekonomik özgürlüklerini kazanmış, ideolojik açıdan AKP karşısında durup, Türkiye’nin gerilemesini engellemeye çalışanlar. Bu üyelerin üzerinde delege ağalığı yapmak mümkün değil. Bu isimlerin oyları hiçbir zaman ipotek altına alınamaz. Giderler bildikleri, beğendikleri isimlere oy kullanırlar.
Ortada ikinci bir grup var. Gerek kendi kültürlerinin getirdiği ilişki ağı, gerekse geçirdikleri ekonomik zorluklar nedeniyle varolma mücadelesi verenler. Siyaseti de varolma savaşı içerisinde son derece net biçimde kullananlar. Varolma alanları olan siyasette zemin kaybetmeleri halinde yok olacaklarının farkında oldukları için gözü kara hepsinin.
İkinci grup son yıllarda maalesef fazla gelişti.
Bu gelişmeye kim zemin hazırladı, bu delegasyon nasıl ortaya çıktı soruları daha sonra sorulması gereken sorular.İzmir’de yeni bir şey yaratılmak isteniyor ise birinci ve ikinci grup arasında bir denge kurulması, ikinci grubun gerçekten geriye çekilmesi gerekiyor.
Önümüzdeki günlerde birinci grup ikinci grup konusuna örneklerle eğileceğim.
NOT : İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın yeni 25 binlik planlarına itirazın çığ gibi büyümesi soru işaretlerini artırdı. Bu kadar itiraz edilen bir planı yapanlar kimler? Planı hazırlayanlar konusunda bir adım atılıyor mu? Pardon… Kocaoğlu şu sıralar meşgul. Hafta sonu Bornova kongresi var. Kendileri delege avı peşinde. Kongre sonrası İzmir’in sorunlarıyla ilgilenecektir. Siz de Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı’na çok yükleniyorsunuz. Lütfen…
YENİGÜN 20 - 01 - 2010
20 Ocak 2010 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder