Ancak son 3 aydır, daha doğrusu 10 gün aldığı izinden sonra görevine döndüğünden itibaren ortalarda görülmemeye başlandı Ersu Hızır.
Bu durum bana pek mantıklı görünmüyor açıkçası. Kafasında millitvekilliği düşüncesi olan bir ismin, geriye çekilmesi ve medyada görülmemesi bazı soru işaretlerini de gündeme getirdi.
Hızır’ın Kocaoğlu ile olan ilişkisinde bir bozulma mı var?
Üç ay önce kaleme aldığım köşe yazısında Ersu Hızır’ın Kocaoğlu ile ilişkisinin kopmaya başladığını iddia etmiş, Hızır’ın büyük ihtimal ile büyükşehirden ayrılacağını ileri sürmüştüm.
O günlerde sağdan soldan yalanlanmıştı bu fikrim. Ancak süreç sanki beni doğruluyor gibi...
Tabii Hızır’ın büyükşehir ile ilişkilerinin soğuması büyükşehirde çalışan bazı isimleri sıkıntıya sokacaktır.
Tabii burada en önemli nokta Aziz Kocaoğlu’nun Ersu Hızır konusunda düşündükleri.
Önümüzdeki günlerde kamuoyunda bu konunu daha çok tartışılacağı kanısındayım.
***
"İzmir’in tepesinde kavga var" başlıklı yazıma gelen hayli mesaj geldi. İyi de zaten bu kavga bugünün kavgası değil ki... Yaklaşık 5 aydır bu soğukluk net biçimde sürüyor İzmir’in tepesinde. Kalorimetre ihalesi kayıtları da hayli ses getireceğe benziyor. Çünkü bu kayıtların ortaya çıkması halinde hem Jeotermal A.Ş.’de ciddi bir yeniden yapılanma gerçekleşecek hem de büyükşehir belediyesi attığı yanlış adımları belki de geri almak zorunda kalacak.
Gerçi almasa da olur.
Sonuçta Kocaoğlu’nun bazı şeyleri kendisinin yaşayıp görmesi gerekiyor. Yüzde 56 ile kendisini yarı tanrı ilan bir kişinin ayakları üzerine basması için yaşam pratiğinden geçmesi gerekecek anlaşılan.
Jeotermal A.Ş. konusunun sonlanması mümkün görünmüyor. Ergenekon gibi bir durum var ortada. Herkes herkesi dinlemiş, herkes kayıt yapmış. Tabii ki bir kurumun en başındaki adam bazı konuşmaları kaydeder ise, hatta daha ileri gidip yanlışlıkla kendi kendini kaybeder ise ve bu kayıtları ortada unutup başkalarının eline geçmesine neden olursa böyle sonuçların ortaya çıkması son derece normal.
Aynı sorunların bundan böyle İzbeton’da da süreceği kanısındayım.
NOT 1: CHP İl Başkanı Ekrem Bulgun kurultaydan sonra üç noktayı dikkate alacağını, diğer tüm fikirlere kulağının kapalı olduğunu söylüyor: 1 - Tüzük. 2 - Program. 3 - Deniz Baykal... Baykal’ın da kurultay sonrası İzmir konusundaki düşüncelerinden emin olduğumuza göre haziran ayı başını bekleyeceğiz. Haziran ayından sonra hareketlenme olacağı kesin.
NOT 2: CHP’de yenilenmenin ilk işareti CHP İl Gençlik Kolunda atıldı. Yepyeni bir kadro ile siyasete devam edecek olan il gençlik kolu eski hastalıkların büyük bölümünü ortadan kaldıracak gibi görünüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder