"EXPO rüyası bitti ama tartışmaları sürecek" derken yeni EXPO önerileriyle karşı karşıya kaldık. Anlaşılan İzmirli yöneticilerimiz İzmirliler için yeni bir Prozac geliştirdiler: EXPO.
Bir grup 2020 yılındaki EXPO’ya başvuralım diyor. Milano’dan fark yemişken Paris ve Houston ile nasıl baş ederiz onu bilemem. Bir grup ise 2017 yılındaki küçük EXPO için başvurmanın daha doğru olacağını belirtiyor. Bu bana da mantıklı geliyor. Bir EXPO adaylığı geçirmişiz. Dolayısıyla bu konuda deneyim sahibi olduk. Tayland’da yapılan küçük EXPO’ya yani çiçek EXPO’suna katıldık. Orada da da bol bol çiçek sulayarak deneyimlerimizi artırdık.
Bana kalırsa ki kalmaz, 2017 EXPO’ suna aday olabiliriz. Konusunu da aldığımız deneyimler doğrultusunda çiçek sulama olarak seçebiliriz.Sakın dalga geçtiğimi sanmayın. Suyun önemi ortada. Bu nedenle çiçek sulamadaki teknik ve taktikler de çok önemli gelecek 10 yıl içerisinde...
Küçük EXPO’ya başvurulacak ise yerel yöneticilerimizi şimdiden aşağıdaki adımları atmaları doğrultusunda uyarıyorum.
1- BIE delegelerinin sayısını artırın. Bunun için 12. maddeden yararlanın. Gerekirse son gece yeni üye kayıtları konusunda deneyimli Ankara ekibini bu işin başına geçirin.
2- İzmir’de sergilenecek çiçekleri çevre bölgelerden seçin. Albenileri dolayısıyla Moldova, Ukrayna ve Rusya’daki nadide çiçekleri mutlaka sergileyin. Hırvatistan’ı kesinlikle atlamayın.
3- Toplantılarda konuşmacı olacakların çiçek sulama konusunda uzman olmalarına ayrıca dikkat edin. Bu konu için siyasi otoritelerden yardım isteyin. Onların bugüne kadar olan deneyimlerinden mutlaka yararlanın. Aslında bu konuda İzmir’de deneyim sahibi çok insan bulacağınızdan eminim.
4- Kentin sivil otoritelerinden bir yönlendirme kurulu oluşturun. Bu kurulu önümüzdeki yıllarda bir yerlere aday olacak arkadaşlardan yapın. Arada bir yönlendirme kurulunda gürültü koparın.
5 - İzmir medyasına konu ile ilgili küçük turlar düzenleyin. Yeni Zelanda, Karayipler, Alaska, Arjantin, Kanada, Finlandiya, Dubai vs...
NOT 1: Arabulucu arıyorum. Bu sütunda adından sıkça bahsettiğim gazeteci Hasan Tahsin arkadaşım, kendisini ekip, gazetede 2 saat beklettiğim gerekçesiyle bana küsmüş bulunmaktadır. Hiçbir telefonuma yanıt vermeyen Hasan Tahsin’in benimle yeniden barışmasını sağlayacakların tarafıma yazmalarını saygı ile rica ederim. Yoksa ben Hasansız ne yaparım... Konunun bu noktaya gelmesinden bir siyasetçinin yaptığı telefon görüşmesi de etkili oldu ama bu ismi burada ifşa edemem.
NOT 2: Sayın Aziz Kocaoğlu, EXPO konusunda net açıklamalarda bulunun. Bu işin çok başlılık dolayısıyla kaçtığını söyleyin. İtalya’nın başında Moratti’nin olduğunu, Türkiye’nin ise 7 başlı ejderha şeklinde delegeleri korkuttuğunu... Bak bunu yapmazsan, birileri yapacak. Hem de hiç sevmediğin birileri. Zaten hazırlanıyor bu açıklamaya...
NOT 3: Bir odanın dün gazetelerde yayınlattığı EXPO teşekkür ilanında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yer almaması da hayli ilginç bir nokta. Verilen mesajlar da yeni yutulur gibi değil hani...
Gül grubuna yönelik hayli yakınlık duydum bu mesajda. Durum iyi eteklerdeki taşlar dökülmeye başladı. Severim böyle zamanları... Ve tabii ki Kocaoğlu’ndan anlamlı bir yanıt beklerim doğrusu. Validen de bu arada...
YENİGÜN 04 - 04 - 2008
4 Nisan 2008 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder