Baykal’ın İzmir turu ardından başlayan tartışmalar bugün de devam ediyor. Bir önceki yazımızda İTO Başkanı Erkem Demirtaş’ın Baykal’a gönderdiği mektuptan bahsetmiş, korkunç içeriği konusunda bilgi vermiştik. 90 gram A-4 boyutunda sarı renkli kağıda yazılan mektup yine 30 gram sarı bir zarfa konularak Baykal’a ulaştırılmıştı. Bu ayrıntıyı da atlamamam gerekiyor.
Aslında Deniz Baykal’ın İzmir’e bir gün önce geleceği kimse tarafından bilinmiyordu. Bu ziyareti bilen 3 kişi vardı. Genel Başkan Deniz Baykal, Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen ve İl Başkanı Kemal Karataş… Perşembe akşamı saat 24.00’te milletvekilleri aranarak Cuma günü İzmir’de olmaları istendi. Milletvekilleri gece yarısı gelen telefonlar ile ortada bir şeylerin döndüğünü hissetmişlerdi.
Baykal’ın bir gün önce İzmir’e geleceğinden Aziz Kocaoğlu’nun da haberi yoktu. Baykal Sheraton Otel’ine yerleştiğinde CHP İl Başkanı Kemal Karataş Aziz Kocaoğlu’nu aradı. Kocaoğlu o sırada Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan ve Kocaoğlu’nun yeniden adaylığı için ciddi hareket eden köşe yazarı Yavuz Donat ile birlikteydi. Ergun Babahan’ın Kocaoğlu’nun imar komisyonu üyesi ve yakın arkadaşı Bilgin Erünal’ın kayınbiraderi olduğu gerçeğinin de altını çizelim yeniden. Sabah Grubu’nun Erdoğan’ın yakın arkadaşı Çalık Grubu’na satış döneminde yaşanan tartışmaları da bu noktada dikkate alalım. Ve tabii ki Deniz Baykal’ın bu satışa yönelik hem kamuoyuna hem de TBMM Grubu’nda yaptığı konuşmaları da hatırlayalım… Burada siyasi bir çelişki ve hatta bir gariplik olduğu tespitini de mutlaka düşünelim.
Bu telefon Donat’ı da şaşırtmıştı. Yakın görüştüğü Baykal’ın evini arayan Donat, Baykal’ın eşinden CHP liderinin İzmir’de olduğunu öğrendi. Nitekim Baykal’ın gizli gelişi bu telefon ile gizliliğini yitirdi ve kamuya maloldu.
Baykal’ın yaptığı görüşmeler herkes tarafından biliniyor. Cumartesi günü akşam saat 19.00’da Adnan Saygun Kültür ve Sanat Müzesi’nin ardından Baykal, Mehmet Sevigen ve Aziz Kocaoğlu tarafından Çeşme’deki Sheraton Oteli’ne götürüldü. Kocaoğlu Baykal’ı bıraktıktan sonra İzmir’e geri döndü ve Deniz Restoran’da CHP liderinin çok sevdiği eski il başkanı Alaattin Yüksel ile bir araya geldi. Masada sanatçı Rutkay Aziz de vardı.
Kocaoğlu, “Bu iş bitti, yeniden adayım” tespitiyle başladı söze. Yüksel’in bu tespit ile gözleri aydınlandı, “İTO’yu da alırsak bizi Türkiye siyasetinden kimse kazıyamaz. Sonra ver elini Ankara” dedi.
Yüksel’in “Ver elini Ankara” tespitine takıldım. Bugüne kadar Baykal’a karşı 2 kez muhalif adayı desteklemiş ama kaybetmişti. Üçüncü kez kendisinin genel başkan adayı olması son derece doğal. Yakışır da Alaattin Yüksel’e…
Düşünün bir kez İzmir’den bir genel başkan. Hem de CHP’de. Ve arkasında kendisini her zaman destekleyen yakın dostu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu var. Bu aşamada özellikle benim bavullarımı toplayıp başka bir ülkede yaşamam gerekecek. Yunanlılar ile konuşayım da bana bir yer ayarlasınlar. İsterse Deniz Baykal da Rodos’a yerleşebilir. Çünkü bu gidişle kendi iktidarını kendi elleriyle sunacakmış gibi görünüyor. Zaten Rodos’a kadar yüzme sözü de vermişti…
NOT 1: Siyasette iki kişi bir şeyi konuşuyorsa gizlilik ortadan kalkmış demektir. Eğer konuşma üç kişi arasında yapılıyorsa herkes tarafından bilinmesi son derece doğaldır.
NOT 2: Kemeraltı toplantısına katılan Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ ve Esnaf Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu gibi isimler Büyükşehir belediyesinden ayrılan bir danışmanın hiç bir sıfatı olmadan böyle önemli bir projede rol oynamasına neden izin verdiler merak ediyorum. Belki dürüst belediye başkanı Aziz Kocaoğlu bu konuda bizi bilgilendirir.
NOT 3: Sayın dürüst belediye başkanım Aziz Kocaoğlu. Sasalı’yı açtınız, Adnan Saygun’u da… Ve hatta havagazı projesini bitirdiniz. Toplam 10 bin İzmirliye hitap eden projeler dışında gerçekten İzmirliler’i ilgilendiren 2,5 milyon kişinin yararlanabileceği yeraltı treni projesi ne durumda? İzmir basınını bu projenin hangi aşamada olduğunu göstermek için bir kere bile aşağıya indirmediniz. Biz hala sizin basın bürosunun geçtiği fotoğraflar ile avunuyoruz. Gerçi son iki aydır bir metro haberi bile yapılmıyor. Yoksa aşağıda işler durdu da bizim mi haberimiz yok.
NOT 4: Dün İzmir il teşkilatında Aziz Kocaoğlu, 29 Mart seçimleri için aday adayı olduğunu belgeledi. Şimdi biz, Sayın Kocaoğlu’na İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı mı, yoksa CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı mı olarak sesleneceğiz?
NOT 5: Aziz Bey siz mason musunuz? Bu soruya yanıt verip vermeme hakkı size aittir?
YENİGÜN 31 - 12 - 2008
31 Aralık 2008 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder