Yemin krizi, yeni kabinenin oluşturulması, BDP’nin tavrı, CHP’nin duruşu, AKP’nin adımları…
Balyoz Operasyonu'nun yansımaları, Ergenekon Davası, komşularla ilişkiler…
Bunlar ulusal gündemin konuları…
Tabii bu gündeme bir de YAŞ kararları eklenecek. TSK’nın yeniden şekillenmesi bir anlamda…
***
İzmir’in gündemi ne?
AKP’deki zafer sarhoşluğu, CHP İl Başkanı’nın birbiri ardına gelen ilginç açıklamaları, kurultay çalışmaları, belediye başkanlarının Kılıçdaroğlu ziyareti, giderek su yüzüne çıkan parti içi mücadele, Kocaoğlu’nun Susam konusundaki garip tespitleri…
CHP’ye ya da Kocaoğlu’na hiç dokunmayacağım.
Nedense onlara dokunan sayısı son günlerde hayli arttı.
Giden ağam, gelen paşam durumu olduğu için önemli değil bence.
***
Biz gelelim AKP’nin İzmir’de ne yapacağına…
AKP İzmir’deki genel seçimlerden başarılı çıkmıştır.
Ancak başarı daha çok birinci bölgeye özgüdür.
Seçim öncesi yapılan kamuoyu araştırmalarında AKP’nin Binali Yıldırım nedeniyle ikinci bölgede daha başarılı olacağı, CHP’nin ise birinci bölgeyi silip süpüreceği iddia edilse de sonuçlar bu tespitlerin tam tersini gösterdi bizlere…
Birinci bölgede AKP, CHP ile kafa kafaya geldi ve tıpkı CHP gibi 6 milletvekili çıkardı.
AKP’nin birinci bölgede başarılı olmasının altında Turizm ve Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ın oynadığı rol önemli.
***
Eski bir sosyal demokrat olan Günay, seçim bölgesindeki sol seçmenle buluşmayı başardı, onlara kendi projelerini anlatabildi.
Bu stratejinin arkasında tabii ki Günay’a İzmir bazında destek veren bazı isimler vardı.
Ancak mesele sadece seçimde başarılı olmak değil. Günay’ın bundan böyle de aynı stratejiyi sürdürmesi gerekiyor.
Dolayısıyla AKP’nin Türkiye’deki yapısı ya da onların İzmir yansımaları yerine İzmir’e özgü koşullar altında kuracağı ekip ile devam etmeli.
Aynı tespit AKP’nin yeni milletvekili İlknur Denizli için de geçerli.
AKP’yi Alsancak, Güzelyalı ve Hatay ile buluşturan Denizli’nin klasik teşkilat yerine yine bu bölgenin ilişki ağı üzerinden siyasetini yapması iktidarın bundan sonra da İzmir’de başarılı olmasının anahtarı olabilir.
Eğer AKP bilindik Anadolu tipi teşkilat yapısı ile İzmir’de hâkimiyet kurmaya çalışır ise yerel seçimlerde başarılı olamayacaktır.
Karşıyaka, Konak, Narlıdere ve Balçova sandıklarına bakılacak olur ise AKP’nin böyle bir mantıkta arayı kapatması mümkün görülmemektedir.
Karşıyaka’daki 90 bin farkı 35 proje ile kapatamayan AKP, İzmir açılımını Ertuğrul Günay ve İlknur Denizli gibi isimlerin ortaya koydukları siyaseti dikkate alarak yeniden planlamak zorunda.
NOT 1: Kocaoğlu’nun baş aşağı düşüşü hızla sürüyor. Zaten önemli olan zirveye çıkmak değil, orada kalmayı başarmaktır.
NOT 2: İzmir’de olağanüstü kurultaya imza vermeyen isimlerin bazılarını anlamakta zorlanıyorum. Bazılarının tavrı daha önce de netti. Ancak bir bölümünün nasıl döndüğünü anlamaktan başım döndü. Siyaset yapılır da, bu kadar dönerek yapılmaz yahu…
NOT 3: 35 V 2208 plakalı ESHOT otobüs şoförü 27 Haziran günü saat 01.30’da durakta otobüse binmek için bekleyen bir gazeteci arkadaşımızı otobüse almamış tam tersi otobüsü üzerine sürerek ölüm tehlikesi yaşamasına neden olmuştur. Gece son turunu atan otobüse binemeyen arkadaşımız ise saatlerce durakta beklemek zorunda kalmıştır. Sanırım ESHOT yönetimi bu konuda gerekli soruşturmayı yapacaktır. Tabii vatandaş onlar için önemli ise…
PAUSE HABER: 30 - 06 - 2011
30 Haziran 2011 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder