Ahmet Piriştina'dan bahsediyorum tabii... Çelişkiler yumağı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'ndan.
Hem eski TİP'li, hem işadamı... Hem Bucalı, hem Alsancaklı...
Kılığı, kıyafeti ve viskisiyle bir burjuva. Yengeç yürüyüşü, elinden düşürmediği tespihi ise "Acaba beni dövecek mi" hissi uyandırıyor insanda.
Konuşması, insan ilişkileri, sanata bakış açısıyla tam bir entelektüel. Kavgacı ve hırçın karakteriyle Eşrefpaşalı görüntüsü çiziyor.
Aslında bu çelişkilerin arkasında, tek bir gerçek var. Piriştina kaybetmeyi sevmiyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, hep en önde olmak, liderlik yapmak istiyor.
Göreve geldiği ilk günlerde Ege Belediyeler Birliği meselesi vardı. Belediyeler Birliği Başkanlığı Çakmur ve Özfatura dönemlerinde İzmir'in elindeydi. Piriştina'nın ilk yılında muhafazakar belediyeler, bir ittifak oluşturarak Manisa Belediye Başkanı Adil Aygül'ü, Başkan yapınca birlikten uzaklaştı.
Kente gelecek doğalgazın, dağıtım şirketinin, tepesinde olmak istiyordu Piriştina. Bir anlamda doğalgaz dağıtım şirketini İZSU ya da İZBETON gibi düşünüyordu. Ancak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yaptığı görevlendirmede, belediyelere yüzde 10'u bedelli, yüzde 10'u ise bedelsiz, sadece yüzde 20 pay tanıyınca, azınlık olmayı içine sindiremeyen Piriştina, bu projeden uzaklaştı.
Belediyenin elindeki yüzde 20'lik TANSAŞ hisselerini de, "Orayı yönetemiyorum" gereçesiyle sattı.
Kentin Valisi Alaaddin Yüksel ile yıldızı hiç barışmadı. Özellikle sel sonrası sarı çizmeleriyle vatandaşlara yardıma koşan valinin, ön plana çıkmasından memnun olmadı.
İZFAŞ eski Genel Müdürü Feyzi Hepşenkal'a tavrı, dönemin Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in İZFAŞ'ı ziyaretiyle başladı. Hükümetten birinin kendi bürokratı ile görüşmesine dayanamadı. Bunu açık bir saldırı olarak değerlendirdi.
Diğer büyükşehir belediye bürokratlarının da, basın ile ilişkisini engelledi. Kendisinden habersiz açıklama yapanları, gazeteciler önünde fırçaladı.
Tabii böyle bir kişiliğin, Freudien analizini yapmak için çocukluğuna inmek gerekiyor. Ama, Piriştina'nın çocukluk dönemine ilişkin elimde kesin veri olmadığı için, analizi sadece bugünkü davranış kalıpları ile sınırlı tuttum. Eminim analize bu tür verilerin katılmasıyla, Büyükşehir Belediye Başkanı'nın psikolojik haritasını net bir şekilde çıkarabiliriz.
Yine de CHP'ye gelmesinde bir sakınca görmüyorum. Çünkü orada da Freudien analizi yapılacak çok insan var.
HABER EKSPRES 01 - 08 - 2002
1 Ağustos 2002 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder